Bugün kendinizle kalma ihtiyacı duyabilirsiniz. Bunun için ilk fırsatta kendinize bir şans verin! Biraz yürüyüş, sessizlikte dinlenme, kendi sesinizi duyabilmek için doğa ile baş başa kalma olabilir. Bilgisayarınızdan su sesi açıp bir müddet bunu da dinleyebilirsiniz. İnsan aslında olduğunu hayal ettiği yerdedir ve içinde olduğu yerin, o yer olduğunu hissedebilse, orasıymışçasına bir ışıkla gününün enerjisini zirvelere taşıyabilir. İnsan mekanizması, inançlarıyla doğru orantıda bir akışı var eder ve bu akışta, hayallere sığınmak ile yaşamı hayallerinin ışığınca tadımlamak aynı şey olarak düşünülmemelidir. Kişi, duyguları yönetebilir ve ihtiyaç duyduğu hisleri uyandırarak yaşamdaki dengesini kurabilir ve böylelikle yolculuğu daha keyifli bir hale getirebilir. Bu aslında algının gücünü uyandırmak ve olduğunu kabul ettiğimizde, çok daha fazlasının olduğunu hatırlamaktır.
Bugün ruhsal olarak önemli bir yoğunlaşma söz konusu! İçimiz kıpır kıpır, bir şeyler rahat durmuyor sanki! İçimizden bir çocuk doğmak istiyor! Yaşamla buluşmak istiyor! Bizeyse ona izin vermek düşüyor! İçinizdeki çocuğu özgür bırakın ve ona izin verin. Belki de size bir şeyler anlatmaya çalışıyordur. Özgürlüğü sorar hep insan! ‘’ Özgürlük nedir? ‘’ der durur. Özgürlük, olan her şeyin içinde olduğunu görebilmektir ve buradaki gücünü fark edebilmektir. İzin verin! Güneşin doğumu şafak karanlığı sonrası olur! Belki de bir şeyleri artık bırakmanın vakti gelmiştir ve onlar bırakılmayı bekliyordur!
Bugün çevrenizdeki diyalogları daha çok önemseyin! Kendinize, çevrenizdeki herkesin, size sizden bir parça getirmekle görevli olarak yaşamınızda olduğunu hatırlatabilin! Onları yüreğinizden dinleyin ve yüreğinizi duyun onların sesinde! Kendiniz olmak nedir? Kendiniz olmak, birçok parçadan oluştuğunuzu ve her parçanın yalnızca size özel bir ışıkla sizdeki bütünlüğe dahil olduğunu fark edebilmektir; bununla birlikte bu parçaların neler olduğunu mu merak ediyorsunuz? Çevrenize bakın ve farklı yüzlerinizde kendinizi seyredin! Sizce siz bu parçaları nasıl taşıyorsunuz ya da bunun ne kadar farkındasınız? Bugün kendinizi gözlemleyin ve şunu sorun: Nasıl olsa kendime deneyimlemekte olduğum bu süreçleri kolaylaştırabilirdim? Bir yerden başlamak lazım, işe güne uyandığınız ilk anda nasıl bir motivasyon yarattığınızdan başlayın! Uyandığınızda sizi gülümsetecek bir şeyler asın yatağınızın tam karşına, her sabah gülümseyebileceğiniz bir şey, o ilk hatırlayış çok değerli!
ve bakalım ‘’AŞK DETOKSU’’muzun 11. gününde ne varmış? Bırakalım parmaklarımız bize ışık tutsun:
‘’ Bugün gün zamanlardaki çok özel bir ışık var! Bu ışık, küçücük, küçücük bir ışık; bununla birlikte yoğun ve güçlü! Şimdi yaşam sayfalarımızda bir seyahate çıkıyoruz birlikte, çocukluğunuza gidiyoruz! Hatırlayabildiğiniz en eskilere! Orada sizi en çok heyecanladıran ne geliyor aklınıza? Bu heyecanı en yoğun yaşadığınız o anı hatırlayın ve şimdi annenizle bunu paylaştığınız, bu mutluluğu, bunu en yoğun gerçekleştirdiğiniz başka bir anı hatırlayın ve şimdi bunu babanızla paylaştığınız başka bir anı! Her birini tek kelimeyle özetleyin ve şimdi derinliklerinize bir yolculuk başlıyor! Her üç kelimenin ortak buluştuğu bir tema keşfedin ve bu temanın size hatırlattığı bir yere gidin ve oraya bir isim verin! Şimdi gözlerinizi açın, hemen bir resim yapın ve bu resme bir isim verin! İşte bu isim, sizin bugündeki ışığınız ve onu yüreğinize alın ve kendinize hatırlatın! İşte bu, şimdilik! ‘’
Sizi seviyorum,