Bugün Merkür günü ve Ay, kovada ilerliyor. Merkür vurgusu burada çok daha güçlü bir ışığa ulaşır. Tanrısal bir aklın, yaşam ile güçlü bir bağ içinde kendiyle buluşmasından söz edebiliriz. Sınırları aşan bir enerji! Bugün akşam saatlerinde( 18:30 ) balık burcunda, durağan hareketten ileri harekete geçecek olan Neptün de bu vurguyu güçlendiriyor. Ruhun ışığı parlıyor ve 12 hazirandan bu yana içsel olarak eriyip çözülenler şimdi dış dünyada yerini buluyor. Parçalar yerine oturuyor demiyorum; çünkü Neptün etkisinde aslında daha çok parçalar yerinden oynar; bununla birlikte bu hareketin hediyesi genişleyen ve büyüyen bir ışıkla yaşamın ötesindeki kaynak ile iletişim kurabilmektir ve bu, yaşamdaki derinlik ve bunun önemi göz önünde bulundurulduğunda çok değerlidir. Neptün( Denizler, Depremler ve Atlar Tanrısı Poseidon ) üç dişli yabası ile fırtınalar ve depremler yaratır; bununla birlikte yine bu yaba ile kaya ve topraktan su fışkırtır. Bu bol su kaynaklarının tanrısı olarak da bilinmesini sağlamıştır. Kişilik üzerinde de benzer etkiler yaratır ve derinde olanı açığa çıkarır. İhtiyacımız olan teslimiyet! Bunun bizim için ne anlama geldiği önemli!
Gün titreşimi bizden bir doğum istiyor ki bu karanlık gecenin ardından doğan güneş tadındadır. Zorlu günün karanlığı yerini yeni doğan güne bırakırken, artık yeni doğan günün sorumluluk demek olduğunun farkındaydık ve gecenin karanlığında farkına vardıklarımızı günün ışığında kullanmalıydık. Rehber kartımız ‘’şeytan’’ aşırıya kaçmama konusunda bizi uyarıyor; çünkü her aşırıya kaçtığımızda bu aksi bir deneyimi bize çağırırdı. Her şey ölçülü olmalıydı. Aşıra bile kaçmış olsak bunun ardında bir denge olması gerektiğinin bilincinde olunmalıydı. Bu evrenin ruhu ile kurduğumuz ilişkinin anahtarıydı ve anlaşılmalıydı. Şimdilik bu!
Sizi seviyorum,