21.07.2015 GÜN MESAJLARI

Gün Enerjisi ( Numeroloji ) : 18 / 9

Günün Rehber Kartı : Şeytan

Güneş : Yengeç

Ay : Terazi ( 16:24 itibariyle ) – Ay boşlukta ( 13:08 itibariyle )

Gün Yöneticisi : Mars

Gün titreşimi bugün bize yoğun bir karanlığın varlığından bahsediyor ve bugün herkesin kendine düşen sorumluluğun ne olduğunun farkına varması gerekiyor. ‘’ iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına ‘’ diyebileceğimiz bir gün ki bugün hiçbir şeyde aşırıya kaçmamakta fayda var. Hala Ay başakta ve kendimizi kaptırıp ağır eleştirilerde bulunabiliriz.

Hiçkimse mükemmel değil ve hiçkimse aslında mükemmel olduğu için burada değil. Herkesin bir yolu var yürüdüğü ve bu yol tüm yaşam yolculuğunun ışığı, özdeki saygı korunarak herkes kendi yolculuğunun farkında olmalı ve buradaki sorumluluğu alarak ifadelerinin ardına, özbeninin ışığını koymalı!

Bugün rehber kartımız ‘’şeytan’’, bize korku ve öfkenin birbirlerinden beslenen iki unsur olduklarını hatırlatıyor. ‘’şeytan’’ı besleyen bizim öfkemizdir ve öfke çok kez korku ve endişeden beslenir ve bu duyguları yoğun taşıyan biri çok kolay kontrol edilerek istenilen yere çekilebilir. Önce irade ve sorumluluk, bu çok önemli gibi gözüküyor bu günlerde, davranışlarımızın neleri tetikleyebileceğinin farkında olarak harekete edebilmeli, tıpkı bir satranç tahtasında hamle yaparken bu hamlenin muhtemel yansımalarını düşünme ihtiyacında oluyor gibi, geniş bakabilmeliyiz ve stratejik düşünmeliyiz.

Bugün Ay teraziye geçiyor, bu biraz havayı yumuşatır ki Güneş- Satürn uyumlu açısı da bunu destekliyor. Bugünün titreşimi Satürnyen bir etki gösteriyor, bu açıdan da baktığımızda bugün sorumluluklarımızın bizi var eden bir gerçeklik unsuru olduğunu hatırlamamız gerekiyor. Güneş kendini bulmaktır ve Satürn etkisi, yaşama sorumluluğun farkında olmaktır; bugün kendimizi bulduğumuz yer, yaşamda burnumuzun ucunda biten gerçeklikler, şimdilik!

Gün yönetici olan Mars, bir savaş titreşiminin varlığından bahsediyor. Rehber kartımız olan ‘’şeytan’’ uçlarda olmama konusunda bizi uyarıyor. Satürnyen döngü tam da bu noktada ‘’ Sorumluluklarının farkına var ve galeyana gelme! ‘’ diyor. Bunların her biri çok büyük bir anlam taşıyor. Dışarısı içerisinin aynasıdır ve içerisi dışarısını yaratan temel ışıktır; o zaman içeriyi aydınlatan, dışarıda da doğan günün habercisi olacaktır, Amin.

13:08 itibariyle Ay boşlukta, Ay teraziye geçene kadar büyük kararlar vermemek, yeni adımlar atmamak çok daha uygun olacaktır. Biraz daha içe dönük bir atmosfer hakim olacaktır. Kendi içimizde ölçüp tartmak için çok daha uygun birkaç saatten söz ediyoruz.

16:24 itibariyle Ay teraziye geçtiğinde ortalık biraz daha yumuşayacaktır. Yine de Venüsün başakta ve Merkürün yengeçte olduğunu düşündüğümüzde, bugünler kendimizi ifade ederken iki kere düşünmenin çok daha lehimize olacağı günler, neyin gerçekten anlamlı, neyin sadece bir kuruntudan ibaret olduğuna dikkat etmeliyiz ve duygularımızın düşüncelerimizi bulandırıp bizi anlık patlamalara sürüklemesine izin vermemeliyiz. ‘’ Karşımdakine duyduğum nezaket, kendime duyduğum saygıdır; bununla birlikte bu kendimi ifade edebilme gerçeğimi elimden almayacaktır. ‘’

Bugünün ritüeli barış üzerine olmalı diye düşünüyorum. OL’an ve OL’mayan her şeyin ardındaki ışığı görüyorum, onunla bağlantıya geçiyor ve onu büyütüyorum, Amin. Bugün ışığımız yüreğimiz ve onu ne ile büyütürsek, yaşamda da onunla büyüyen ışıklar görmekteyiz. Ne kadar ayrı gibi de gözüksek de aslında hep birlikteyiz ve inancımız kadar büyük bir alanı etkilemekte ve bunun da sorumluluğunu yüklenmekteyiz.

Gözlerimizi kapatıyoruz, derin derin nefesler alıyor ve yavaş yavaş veriyoruz. Her nefeste, her bir hücremize sevgi doluyor, korku ve öfkenin bedenimizden çıkıp güven ve sevgiye dönüşüyor. Bir müddet buna devam ediyoruz, artık tamamen güven ve sevgi olduğumuzu hissettiğimizde, şimdi içimizdeki müziği duyuyor ve onu yeni yaşamdaki barış, sevgi ve umut resimleri olarak yeryüzüne gönderiyoruz.

Her bir resim yaşamın ışığı oluyor ve her bir resimde; barış, bolluk- bereket, sevgi, huzur, umut, güven, dostluk, kardeşlik bulunuyor. Farklı kılmıyoruz kimseyi, en kötüye bile yüreğimizde yer açıyoruz ve böylelikle yaşamda kontrol kuruyoruz.

‘’ Dışarıda bıraktıklarım kontrolsüz kalır ve içeride tuttuklarım, kontrol etme şansına sahip olduklarımdır. Bu kontrol, insanlığın ışığını koruyabilecek olandır. Yüreğe ekilebilecek olandır ve burada hepimiz hepimizle birlikte çalışır. İşte bu, karanlığıyla barışan her yürek, bugün doğan güneşte emektar oldu! Aha şimdi! ‘’

Kendimizi hazır hissettiğimizde el ve ayak parmaklarımızı oynatarak huzur içinde gözlerimizi açabiliriz. Hoşgeldik yeni yaşama, o ışık şimdi ve burada yakılmakta, aha şimdi! Amin. İşte bu, şimdilik!

Sizi seviyorum,

Hüseyin Akdağ