Ay’ın Hangi Evresinde Hangi Adımları Atmalıyız?

AY’IN HANGİ EVRESİNDE HANGİ ADIMLARI ATMALIYIZ? YENİ BAŞLANGIÇLAR İÇİN EN DOĞRU ZAMAN NE ZAMAN?

Yaklaşık 28 günlük periodlarda oluşan ve birbirlerini takip eden Ay’ın evrelerini tıpkı mevsimler gibi düşünebiliriz. Nasıl ki mevsimleri art arda yaşıyorsak, Ay’ın evrelerini de aynen bu şekilde yaşamaktayız. 

Birçoğumuz yalnızca Yeniay ve Dolunay hakkında bilgi sahibiyiz. Oysa ki Ay’ın Yeniay, Hilal, İlkdördün, Kambur Ay, Dolunay, Sönen Kambur Ay, Sondördün ve Balzamik Ay olmak üzere tam 8 evresi bulunmakta ve her bir evre bir başka adımımızı desteklemekte.

Yeniay, yenilenme ihtiyacını beraberinde getirir. Bu dönemde eksik yanlarımızla yüzleşip barışır, psikolojimizi düzenler ve enerjimizi şarj ederiz. Dolunay’ın tam tersi, Yeniay dönemlerinde tüm evrensel enerjiler de bizi yenilenme için destekler. 

Hilal ise durgunluk dönemidir. Yeniay’da kendimizi yenileyen bizler, Hilal ile beraber bir durgunluk dönemine gireriz. Hareket etme isteğimiz azalır, geçmişte takıldığımızdan dolayı geleceğe doğru adım atmakta kendimizi isteksiz hissederiz. Bu evrede yapmamız gereken isteksizliğimizi ve geçmişin bizi tutan bağlarını bir kenara bırakıp, Yeniay evresinde aklımızda şekillendirdiğimiz değişimleri hayata geçirmek ve yeni fırsatlara kendimizi açık hale getirmektir.

İlkdördün, aksilikleri bolca yaşadığımız evredir. Dolunay için önceden hazırlık yapar gibi hissederiz adeta. Birçoğumuz bu dönemde gergin, stresli, sabırsız ve tahammülsüz hissederiz. Bu evrede yapmamız gereken enerjimizi yüksek tutmak için sevdiğimiz şeyleri çok daha sık yapıp, keyif aldığımız arkadaş gruplarımızla doğada bolca zaman geçirmektir. Kendimizi sıkça test ediliyor hissettiğimiz bu dönemde olabildiğinde pozitif kalmalı, karamsarlığa kapılmamalıyız.

Kamburay, hata arayışımıza devam ettiğimiz evredir. Sıkça aklımızı meşgul eden konular bulur, onlar üzerine uzun uzun düşünürüz. Bu evrede yapmamız gereken ise karamsar olmadan detaycı davranmaktır. Bazen çok küçük görünen detaylar devamında büyük değişimlere kapı açabilir. 

Dolunay, intihar teşebbüslerinin arttığı en melankonik dönemdir. Kendimizi duygusal açıdan en dipte hissederken, rüzgardan nem kapar halde etrafımızdaki herkesle çatışma halinde oluruz. Bilinçaltımızda baskıladıklarımız bu evrede uyanışa geçer ve bizi onlarla yüzleşmeye zorlarlar. Saklı gerçeklerin ortaya çıkması da hep bu evrede yaşanır. Bu evrede sabırlı olmalı, sevdiğimiz şeyleri yaparak kendimizi motive etmeli, sonrasında bizi üzecek tartışmalardan ve kalp kırmalardan uzak durmalıyız.

Sönen Kambur Ay, Dolunay ile beraber değişen bakış açımız sayesinde bu evrede kendimizi çok daha dingin ve dengede hissederiz. Bilinçaltımızdakilerle yüzleşmemizden sonra bu evrede, sıfırdan yeni bir bizle yeni bir bakış açısıyla hayatımıza devam etme isteği gelir. Son derece uyumlu ve ılımlı olduğumuz bu evrede kırdığımız kalpleri onarmak, bozuk olan ilişkilerimizi yeniden yapılandırmak isteriz.

Sondördün, gelecek ve geçmiş arasında savrulduğumuz evredir. Aklımız geçmişte takılı kalırken, geleceğin sunacakları bizi heyecanlandırır. Bu evrede yapmamız gereken şey, her ne adım atıyorsak onun sorumluluğunu alıp seçimin bizim olduğunu hep kendimize hatırlatmaktır. Denediğimiz ve fayda sağlamadığımız hareketlerimizden vazgeçmeli, yeniyi deneyimlemekte cesur davranmalıyız.

Balzamik Ay, Yeniay’dan bir önceki evre olan bu dönemde fiziksel ve ruhsal dinlenme yaşanır. Enerjimizi harcamak yerine kendimizi yeniden şarj etme isteği duyarız. Bu evrede yapmamız gereken ise yükselen zihinsel enerjimizi verimli kullanıp yaratıcılığımızı arttıracak atılımlarda bulunmalıyız.