Üçüncü Çeyrek Karesi

15 Nisan’da yaşanacak olan Yeni Ay’dan hemen önce Oğlak burcundaki Ay ile Koç burcundaki Güneş arasında 18 derecelik bir kare açı oluşacak. Peki üçüncü çeyrek karesi de denilen bu karşılaşma bizi nasıl etkileyecek?

Üçüncü Çeyrek Karesi Ay ile Güneş arasında oluşan ve Yeni Ay’dan hemen önce gerçekleşen çok önemli gezegensel olaylardan biridir. Güneş Ay karşılaşmaları tüm burçları yoğun şekilde etkiler. Bu dönemlerin genel anlamda değişime ve yeni başlangıçlara hazırlık süreci olduğunu da söyleyebiliriz.

Üçüncü Çeyrek Karesi süresince tüm dünyada sert bir iletişim dilinin benimseneceği, otoriter ve saldırgan söylemlerin artacağı, politik ve sosyal kamplaşmaların daha belirgin hale geleceği bir zaman diliminde olacağız bu nedenle hepimizin biraz daha soğukkanlı olması gerekiyor.

Bu günlerde ayrıca sosyal toleransın azaldığı, karşıt görüşlere ve muhalefete tepkinin arttığı, uzlaşmanın korkaklık gibi görüldüğü gözlenebilir. Galeyana gelme, öç isteme, linç etme eğilimleri artabilir. Bu tür duygulara dikkat etmekte de yarar var.

Üçüncü Çeyrek Karesi Oğlak ve Koç burçlarında gerçekleştiği için doğrularımız, amaçlarımız ya da çıkarlarımız için mücadele etme güdümüz artabilir. Kendimizi, bu güne dek zarar gördüğümüz konularda inisiyatif almaya hazır ve cesur hissedebiliriz. Geri çekilmek, oluruna  bırakmak yerine, önceliklerimizi korumak adına, büyük fedakarlıklar etmeye her zamankinden daha açık olabiliriz. Ama aceleci olmamalıyız.

Bu hafta içinde haksız müdahalelere maruz kalabilir, günah keçisi ilan edildiğimizi, ya da birilerinin çıkarı için kurban edildiğimizi düşünebilir, ait olduğumuzu düşündüğümüz çevreler tarafından yargılanma ve dışlanma tehlikesi içinde olabiliriz. Ancak bütün bunların karşısında hiçbir şekilde kendimizden vazgeçmemeliyiz ki bu sürecin sonunda yeni ve temiz bir başlangıç yapabilelim.

Üçüncü Çeyrek Karesi bizi birilerini suçlamaya, olumsuzluklardan ötürü sorumlu tutmaya, dışlamaya, kendimizi ve değer verdiklerimizi korumak adına tehditkar gelen kişileri gözden çıkartmaya hatta onlara saldırmaya yatkın kılabilir. Bu durumda kafamızı dağıtmak için sorumluluklarımıza ve işlerimize sarılmalıyız.

Değişimler her zaman sancılı süreçlerle başlar, dönüşüm süreçleri kolay gelmez. Ancak tüm bunların sonunda rahat bir nefes almak ve kendi istediğimiz hayatı yaşamak istiyorsak canla başla çalışmalıyız, bunu unutmayın. Önümüzdeki günlerde hiç olmadığınız kadar zorlansanız bile tüm bu zorlukların sonunda büyük başarılar, fırsatlar, şanslar ve mutluluklar elde edeceksiniz. Yılmayın ve kendinize inanın.