03.07.2015 GÜN MESAJLARI

Gün Enerjisi ( Numeroloji ) : 18 / 9

Günün Rehber Kartı : Asılan Adam

Güneş : Yengeç

Ay : Kova ( 15:21 itibariyle )

Gün Yöneticisi : Venüs

Bugün, gün bize bir sınav ile karşı karşıya olduğumuzdan bahsediyor ve kesindir ki bu sınav, kendimizi bulup, o ışıkta yaşamda olduğumuz gerçeğiyle bütünleşebildiğimizde çözülüyor ve böylelikle yolumuz açılıyor.

Bugün bir eşikten geçiyoruz, bu eşik eskiye geri dönme ya da yeni olanla ilerleyebilme ile ilgili gibi gözüküyor. Bugün emin olma zamanı, artık yeni bir yol mu vardı yoksa her şey sadece bir dalgalanma sonucu yine aynı noktada mıydı?

Günün rehber kartı ‘’ asılan adam ‘’, bu kart bize yaşamdaki krizin aslında bizi derinliklerimizdeki gücün farkındalığına doğru çektiğinden bahseder ve krizi yönetip onu şansa çeviren suyun sırrını çözendir ki bu yaşam sırrındaki sonsuzluğu keşfedebilmek demektir, bu da esnemek ve bütünleşmekten geçecektir.

Yeni yollar eski yolun bizi getirdiği an farkındalığının ötesine geçebilmekle mümkündür. Hatırlamak gerekiyor; gerçek güç, bize güç verdiğine inandıklarımızı bir kenara itip ötesindekinin farkına vardığımızda doğuyor.

Bugün gün yöneticisi olan Venüs bize barış ve sevgiden bahsediyor. Bugün kendimizi bulma yolumuz sakin kalarak olmalıdır. Gerilimin bizim öz ışığımızla olan bağlantımızı korumamızın önüne geçmemesi gerekir. Gerilim odağı yükseltebilmek için görevlidir ve bunu başarabilmek de tüm bu sırrın anlamına vakıf olabilmek demektir. Ruh, gelişimi destekleyecektir.

Güneş hala yengeçte, biz hala hassas ve içsel bir kimliklileşme sürecinden geçiyoruz ve ay bugün öğle sonrası itibariyle kovaya geçiyor. Sabah saatleri itibariyle ay boşlukta olacağı için netleşmek ve önemli kararlar vermek adına çok iyi bir zamanlama olmayacaktır. 15:21 itibariyle kovaya geçen ay daha bir zihinsel berraklaşma sağlayacaktır.

Kovanın sabit karakteri bizi derleyip toplarken, biraz daha uzun vadeli planlarda orijinal açılımlar gerçekleştirebilme şansı doğacaktır. Zihnimiz daha bütünsel çalışacaktır. İnsan kaynaklı organizasyonlarda başarı şansı artacaktır. Kitlesel hareketlerde daha destekleyici enerjiler olacaktır. Yine de hala Marsın yengeçte olduğu hatırlanarak çok da kaptırılmamalıdır.

Günün rehber kartı bizden sonsuz ve sınırsız kaynaklarımızı keşfetmemizi istiyor. Pazartesi günü rehber kartı ‘’ imparatoriçe ‘’, Çarşamba günü rehber kartı ‘’ dünya ‘’ ve Cuma günü ( bugün ) rehber kartı ‘’ asılan adam ‘’ arasında özel bir bağ vardır. Bu üç kart birbirlerinin tamamlayıcı kartlarıdır. Evren bize önce sonsuz ve sınırsız kaynaklarımızı hatırlattı, bu tam da cesaret titreşiminin ( 7 ) kendini gösterdiği bir zamandaydı ve ardından aynı titreşimin alındığı bir diğer günde ‘’ dünya ‘’ kartı ile bizden sorumluluklarımızı hatırlamamız istendi ve şimdi sınav deniyor.

Sınav kelimesi bizi hep korkutur; bununla birlikte şu bilinmelidir ki sınav, ona hazır olan için korkulacak bir şey değil, başarı anlamına gelir. İşte bunu hatırlayabilmek çok önemlidir. Cevher ancak sorumlulukla işlendiğinde, gerçek anlamda ışık haline gelebilir. Yıldızların karanlık çöktüğünde gözükmesi gibi; halbuki yıldızlar her an gökyüzünden bizi seyretmekte değil mi? Fark edilme anı geldiğinde, işte orada insan gücünün anlamını ve bu anlamda, varlığının sırrını keşfedecektir.

Çok ilginç ki diğer günlerin kartlarıysa ‘’ ölüm ‘’ ve ‘’ imparator ‘’ idi. Salı günü gelen ‘’ ölüm ‘’ bizden bitirmemiz gerekeni bitirmemizi, geride bırakma ihtiyacı duyduğumuzu geride bırakabilmemizi, artık eski kral ile vedalaşabilmemizi istedi. Dolunaya doğru giderken bu gizli bir mesaj ve hazırlık gibiydi.

‘’ imparator ‘’ ipleri ele alıp yaşamdaki gücü bilinçli bir farkındalıkla kullanarak krallığını tahtlandırabilmek demekti. Sanki bize ölüm sonrası bir doğumdan bahsediliyordu. ‘’ Ölmeden önce ölünüz. ‘’ sözünü hatırlayacak olursak, ölüm değişim ve dönüşümü gerçekleştirebilmek demekti ve bu önemliydi. Bunu sağlayan kendi sonsuzluğunu bulabilirdi. İşte bu da doğmak ve artık yolun farkına varıp onun ışığını yakabilmek demekti.

Günün ritüeli huzur ve güven olsun. Gözlerimizi kapatıyoruz, derin derin nefesler alıyoruz ve yavaşça veriyoruz. Huzurlu ve güvende hissettiğimiz bir yer hayal ediyoruz, kendimizi nasıl hissediyoruz, kulağımıza gelen sesler neler, etrafımızda neler görüyoruz?

Bu huzurlu ve güvende hissettiğimiz anın tadını çıkarıyoruz. Şimdi yaşamdaki kırılma anlarımızı hatırlıyoruz, bu anların bizlerin gelişiminde nasıl bir rol oynadığını hissediyor, duyuyor ve görüyoruz, ihtiyaç duyduğumuz huzur ve güvenin dışarıda değil de içeride olduğunu fark ediyoruz ve içimizde olan huzur ve güvenin bize sakin kalma şansı sağladığını ve böylelikle çoğu kapının çok daha kolaylıkla aralandığını fark ediyoruz.

Yaşam sonsuz bir döngü ve her an yeni bir ışıkla diğerini takip ediyor. Her ana ışığımızı gönderiyoruz; dün, bugün ve yarına! Yüreğimizden tatlı bir pembe ışık akıyor her ana, her sürprizi bu ışıkla besliyoruz ve şanssızlık addettiğimiz her anda bu ışığı hatırlıyoruz, ardındaki şansı hissediyoruz, duyuyoruz ve görüyoruz.

Şimdi yolu açıyorum, tam bütün dengedeyim ve her şey tamamen kontrollü; çünkü ben insanım, yaratım sorumluluğumu alıyorum ve iç sesim ışığımda ilerliyorum. Bastığım toprağı hissediyorum. Akan suyun sesini duyuyorum. Doğa ve zaman ile uyum içinde resimler yapıyorum ve her şey benimle uyum içinde, kendimi şansa açıyorum ve an itibariyle her an ardındaki şansı fark ediyorum, işte bu! Kendimizi hazır hissettiğimizde, etrafımızı saran şans ışığımızla, bu ana yavaş yavaş geri dönüyoruz. Bu bir şans aktivasyonuydu ve hak ettik, aldık, oh, işte bu!

Yeni bir günde buluşmak üzere

Sevgiyle

Ol Hüseyin Akdağ