Gün Enerjisi ( Numeroloji ) : 25 / 7
Günün Rehber Kartı : İmparator
Güneş : Aslan
Ay : Oğlak ( 21:19 itibariyle ) ( 16:38 itibariyle boşlukta )
Gün Yöneticisi : Mars
Bugün disiplin ve sorumluluk yine ön plana çıkmakta gibi gözüküyor. Sistem bizden savaşmamızı istiyor. Peki, nedir savaşmak? Savaşmak bağ kurabilmektir, parçaları bir araya getirebilmektir, hikayenin farkına varmak ve bu hikayenin bizim hikayemiz olduğunu hatırlayarak kahramanı olabilmektir.
Yaşam bizden iç sesimizi duymamızı ister. İç ses, herkes için aynı anlama gelmeyebilir; bununla birlikte bu bizim için her neyse, ona ihtiyaç duyduğumuz kesindir. Onunla bağlantıdaysak, bu kendimizle ve bu kendilikte bütünle bağlantıda olmaktır ve aslında bütün olmaktır, bilme halinde olmak!
Her parça anlamlıdır yaşamda ve her parça bir ışıkla bize dek ulaşır, bize düşen, o ışığın ne anlama geldiğinin farkına varmak ve onu yerine koymaktır. Sonsuz bir puzzle gibi, hep tamamlanır ve hep yeni parçalara ihtiyaç duyulacaktır. Tam da bu yüzden, hiçbir şeye sanki tamamlanmış ve pekala anlaşılmış gibi bakılmamalıdır.
Hayatta her zaman bizi şaşırtacak sürprizler vardır ve aslında her şeyi de bu sürprizler anlamlandırır. Yaşam ile doğru bağ kurulduğunda, bu sürprizlerin bir mucize olarak bizimle buluşma şansı da olacaktır; bununla birlikte mucize dediğimiz, insanın hak edip aldığıdır.
Yaptığımız, iyi olduğuna inandığımız şeyler ve buradaki istikrarımız, bunun doğrumuz olduğuna olan inancımız ve burada keşfettiklerimizi hayata katışımız, mucizelerin ışığını yakar. İnsan hep hatırlamalıdır. Nasıl bir mucize olduğunu hatırlamalıdır. İki beden, nasıl bir beden yaratmıştır ve o ruhla yaratıcı olma şansını yakalamıştır. İşte insan!
Bugün Mars bize duygularımızla kurduğumuz bağın öneminden bahsediyor. Ay yayda biraz daha iyimser bir bakış açısı veriyor, derinleşip ihtiyaç duyduklarımızı görmemize yardımcı olmaya çalışıyor, içinde kaybolmadan! Jüpiter bizi andaki ışığa götürüyor aslandaki temasıyla, içimizde tatlı bir kıpırtı ve Güneş aslanda ‘’ Sen kimsin? ‘’ diyor, sen hepsisin, işte o ol, her şey ve eşsiz olduğunu hatırla, o zaman gördüğün her şey tek bir sen, işte orada kapı açılıyor.
16:38 itibariyle Ay boşlukta, bu zamanlarda biraz daha kendi içimizde kalmaya çalışmakta, günlük rutinlere odaklanmakta fayda vardır. Bu esnada Ay, Jüpiter ile üçgen açı yapıyor, Yay temalarında içsel çalışmalara odaklanılabilir, bu bize şans getirir.
Neyi daha iyi görmek isterdik? Neyi keşfetmek bize keyif verirdi? Nerede olmak isterdik? Bunun için neler mümkün olabilirdi? Her şey mümkün olsaydı, şu an bize heyecan verecek şey ne olurdu? Ona ne kadar yakın olabilirdik? Bir adım yaşamımızda neleri değiştirebilirdi? Bazen küçük bir dokunuş birçok şeyi de birlikte değiştirebilirdi. Bu ne olabilirdi?
Ay 21:49 itibariyle oğlakta ve oğlak temaları gündeme geliyor iki gün boyunca ki 31 temmuzda bizi Kova burcunda bir dolunay bekliyor. Ay, Satürn, Mars arasında bir bütünlük oluşuyor. ‘’ Hisset, sorumluluğu al ve savaş! ‘’ diyor. Kiminle? Kendimizle!
Bizim savaşımız kendimizle, karanlıklarımızın ötesine geçebildiğimizde, işte orada bizi bekliyor aslında hazine! Nedir bu karanlıklar? Korkularımız, aşamadığımız duygu boşluklarımız, yerine koyamadıklarımız, öfkelerimiz, takıldıklarımız, çözmeyi şimdilik başaramadıklarımız ve dolayısıyla çözülmeyi sağlayamadıklarımız…
Gökyüzü her haliyle bize aslında dosttur, Satürnüyle Marsıyla, karesiyle karşıtıyla, durağanıyla retrosuyla, tıpkı yaşam gibi! ‘’ Düşmanınızı sevin! ‘’ Onu sevmek kendi karanlıklarınızdaki ışığı yakabilmektir ki bu Tanrılık ışığıyla buluşabilmektir.
Her şeyi yapabilirsiniz, bunun sorumluluğunu almaya hazır olduğunuz kadar, geçtiğiniz yolları tanıyıp oradaki tılsımları yüreğinize alabildiğiniz kadar; çünkü o tılsımlar sizin koruyucunuzdur. Bugünlük bu kadar, hergün bugün biraz daha az yazacağım diyorum, duramıyorum!
Sizi seviyorum,